A password will be e-mailed to you.

Covid-19 salgının dünyayı sarmış olduğu günlerde hepimizin belli dönüşüm süreçlerinden geçtiği aşikar. En temelinde üretim- tüketim ilişkilerinin değişmeye başladığı bu günlerde, evin içinde oturmaya mahkum kalmış bizlerin elinde, istisnasız sahip olduğumuz tek bir olgu bulunuyor: Boş zaman.

Modern insanın ortak şikayeti, salgının ortaya çıkışına kadar, zamansızlık ekseni etrafında buluşuyordu. Şimdi ise “fazla zaman” çoğu insanın şikayet ettiği bir olgu haline gelmeye başladı. Bu durumu “boş zaman” olgusunun yüzyıllar içerisinde edindiği kavramsal çerçeve üzerinden açıklayabileceğimize inanıyorum. Boş zaman kavramı, Antik Yunan’dan günümüze kadar uzanan geniş bir anlam serüvenine sahip. Antik çağlarda boş zaman düşünsel üretime ayrılan zamanı ifade ederken, sanayileşmeyle birlikte değişen modern toplumda boş zamanın, sosyal aktiviteleri içeren ve tüketime ayrılan bir zaman olarak kullanıldı.

Zamansızlıktan yakınan modern insan, işten arta kalan zamanını, haliyle dinlenceye ya da eğlenceye ayırıyor. Zamansızlık ve “yorgunlukla” birlikte kolay erişilebilir şeylere talep artıyor ve insanlar çok satan kitaplar, çok dinlenen müzikler gibi erişimi herkesçe kolay olan tüketim maddelerine yönelmeyi tercih edebiliyorlar. Dışlanmama itkisiyle birlikte ise bireyler açısından boş zamanın değerlendirilmesi yaratıcılıktan muaf aktiviteleri içeren bir döngüye giriyor.

İnsanların “fazla zaman” ile ne yapacağını bilememelerinin bir sebebi de standardize edilmiş aktivitelere bağlılığın etkisi… “Farklılık zenginliktir” düsturundan hareketle sahip olduğumuz fazla zamanı yeni şeyler dinleyerek ve keşfederek geçirebileceğimize inanarak birkaç “yeni” albüm paylaşıyorum.

 

Jean Dubuffet – DUBUFFET 1961, Musical Experiences

Resim sanatıyla tanıdığımız Jean Dubuffet’nin 1960-61 yılları arasında çalmasını bilmediği çalgılardan oluşan ve ses bandından yararlanarak kaydettiği ve müzik bilmemesinin getirmiş olduğu bir özgürlük ile tüm tanımlamalardan bağımsız ve onların üzerinde bir albüm Musical Experiences.

 

Tashi Wada with Yoshi Wada and Friends – FRKWYS VOL. 14 – NUE

Nue, Japon kültüründe yer alan, bir maymunun yüzü, kaplanın bacakları, bir Japon rakun köpeğinin gövdesi ve kuyruk olarak bir yılana sahip mitolojik bir karakterdir. Bir baba-oğul projesi olan bu albüm, Tashi Wada’nın deyişiyle neşe ve şeytanlarla dolu bir imgelem, bitmeyen gecelerin rüyası ve bir çeşit kişisel geçmiş.

 

Holly Herndon – PROTO

Amerikalı deneysel müzisyen Holly Herndon üçüncü stüdyo albümü PROTO’da, “insan” olarak bize kim olduğumuz, neyi temsil ettiğimiz ve neyin parçası olduğumuz gibi soruları sormaya davet ediyor.

 

Anthology of Contemporary Music From Indonesia

Anthology of Contemporary Music From Indonesia, birçok Endonezyalı müzisyenin katkısıyla ortaya çıkan bir derleme albüm. Küreselleşen dünyada Endonezya kültürünün ilksel formları ve Batı etkisinin yansıdığı bu albüm, kelimenin tam anlamıyla büyüleyici bir anlatı sunuyor.

https://unexplainedsoundsgroup.bandcamp.com/album/anthology-of-contemporary-music-from-indonesia

 

Throbbing Gristle – 20 Jazz Funk Greats

Endüstriyel müziğin öncülerinden sayılabilecek Throbbing Gristle’ın bu albümü, yeraltı kültürünün izleğini sürmek için önemli bir veri sunuyor. Albüme verdikleri isim ile dinleyicide yanıltıcı bir algı yaratmak isteyen grup, albüm boyunca verdiği huzursuzluk ve kaybolma hissi ile dinleyiciyi ters köşe yapmayı başarıyor.

 

F ingers – Awkwardly Blissing Out

Awkwardly Blissing Out, dinleyicide şüphe ve paranoya ile yoğrulmuş hisleri uyandırdığından dolayı bir kıyamet senaryosundan sonra anıların arasında dolaşmak gibi. Ama içe doğru…

 

Charles Ives – Ives: Piano Sonata No. 2 “Concord, Mass., 1840-1860”

Charles Ives deneysel eğilimler gösteren bu derinlikli yapıtıyla çağdaş Amerikan müziğine dair bir izlenim sunuyor.

 

İLGİLİ HABERLER

Yeni çıkan tekliler (Mart 2020)

2019’un son şarkıları

 

Daha fazla yazı yok
2024-04-29 08:16:45