A password will be e-mailed to you.

Amerikan Whitney Müzesi gerilla sanat gruplarına evsahipliği yaptı ve iyi tanıdığımız Guerilla Girls de oradaydı.

Whitney Müzesi kapılarını değil bu kez cephelerini gerilla sanat gruplarına açtı. Nice radikal, politik slogan projeksiyonlar halinde müzenin duvarlarına yansıtıldı. Gerilla grupların içinde Türkiye’ye özel iş ürettikleri için yakından tanıyıp çok da sevdiğimiz (Rosa Martinezli 5. İstanbul bienali sağolsun) Guerilla Girls de vardı. Grup üyelerinden Frida Kahlo, müze önü aksiyonu öncesi Hyperallergic gazetesine verdiği demeçte geceyi ve amaçlarını şöyle özetledi: 

‘Bugün burada olmak çok önemli. Hep müzelerden şikayet ediyoruz ve neredeyse 30 yıldır onları utandırmaya çalışıyoruz. Bu gece diğer aktivist gruplarla bir araya gelmek, bu dünyada başka türlü bir sanatçı olmak, kurumsallığa bulaşmadan varolabilmek üstüne konuşmak için büyük bir fırsat.’

Guerrilla Girls, Whitney Müzesi’nin açılış sergisindeki sanatçıların yüzde otuzunun kadın olmasına ne diyeceksiniz sorusuna işe şu karşılığı verdi:

“Evet, mutlu olunabilir şayet 50 yıldan beri bütün sanat okullarının yarısının kadın mezun verdiği düşünülürse olunmaz. Elbette sanat okullarından mezun kadınlar erkeklerle aynı fırsatlara erişemiyorlar. Tamam yüzde 30 her zamankinden iyi ama niye otuzla yetinelim ki?”

Sanat dünyasının son on yılda nasıl değiştiğini düşünüyorsunuz sorusunu ise Guerilla Girls her zamanki gibi radikal, şöyle yanıtladı:

 

“Sanat dünyası değil her şey değişti. Tabii ki şu anda şartlar başta kadınlar ve başka ırktan gelen sanatçılar için hiç olmadığı kadar iyi ama başka sorunlar var. Kadının sembolik düzeyde sergilenmesi gibi. Bir kadın solosu yaparak ya da yüzde otuzu sanatçılarımızın kadın ve iyi diyerek… Oysa hala para olduğu gibi beyaz adamlara akıyor. Bu ortamda üretken olmak çok güç hele anlamlı bir iş yapmak istiyorsan. Sanat dünyası avangard olacağına arkadan.”

Daha fazla yazı yok
2024-05-12 23:39:10