A password will be e-mailed to you.

Berlin’in popüler müzik festivallerinden Xjazz Festivali, Türkiye’deki üçüncü yılında, ÄTNA ve Rain Lab konserleri ile Borusan Müzik Evi’ndeydi. İdil MeşeDa Poet ortaklığındaki trip-hop projesi Rain Lab ve akustik elementleri dijital teknolojiyle özgürce harmanlayan ÄTNA’nın beklentileri aşan performansları, özgün sesler keşfetmek için festivalin doğru adres olduğunu gösterdi.

Fotoğraflar: Can Kolukısa

12 Nisan’da başlayan festival dört gün boyunca caz ve elektronik müziği kendi potasında harmanlayan müzisyenleri canlı dinleme fırsatı sunuyor.

Anadolu ve Avrupa yakasındaki gözde performans mekanlarında yirmiden fazla yerli ve yabancı sanatçıyı buluşturan festivalin ilk gününde, popüler olmadan hemen önce keşfedilmeyi bekleyen iki grup sahne aldı. Festival caz ve elektronik müziğe öncülük eden isimler kadar kuruluş felsefesi gereğince yeni oluşumları müzik severlerle buluşturma amacında da başarılı olmuş gözüküyor.

Rain Lab, Türkiye’nin öne çıkan hip-hop müzisyenlerinden Da Poet mahlaslı Ozan Erdoğan ve şarkıcı/söz yazarı İdil Meşe’nin ortak projesinin adı. İki isim bir yıl önce, yeteneklerini özellikle Türkiye’de değeri pek fazla bilinmeyen trip-hop sound’unda birleştirmeye karar vermişler. Özgün bestelerde ve cover parçalarda Da Poet, İdil’in ses tonuyla iyi uyum sağlayan türe özgü tonlarla oldukça rahat oynuyor. Söz yazarı kimliğiyle de bilinen İdil Meşe’nin İngilizce yazdığı güfteler akılda kalıcı. İkiliye saksafonuyla dahil olan Beril Meşe, Trip-hop’ın olmazsa olmazı saksafon partisyonlarını hem bestelere hem de cover parçalara ustalıkla dahil ediyor. Bir saatlik performansın sonunda kendi hayranları kadar onları ilk defa dinleyenleri de memnun etmeyi başaran Rain Lab, ilk kısa çalarını Nisan ayı içinde çıkaracaklarının müjdesini vererek sahneden ayrılıyor.

Rain Lab’den sonra verilen arada mekan biraz daha kalabalıklaşıyor ve ÄTNA sahneye çıkıyor. Şimdiden kendine özgü bir hayran kitlesi edinmiş, Berlin çıkışlı ve bir grup ÄTNA. Çok yakında Spotifydiscover weekly listemizde karşımıza çıkacak ve hit sayılabilecek şarkılarının yanında, yayınlamak için gün saydıkları kısa çalarda yer alan bestelerle bir buçuk saatlik samimi bir performans sergiliyor. Yayınladığı kliplerle youtube’daki hayran kitlesini arttırmaya devam eden grubun asıl özgünlüğü ise onları ilk defa canlı dinleme şansına erişen kitle tarafından o anda keşfediliyor. Ki bu özgünlük aslında Demian ve Inéz’in arasındaki sinerjiden kaynaklanıyor.

Kendi sayfalarında da belirttikleri gibi Inéz bir ozan edasıyla minimal melodiler üstüne konuşurcasına şarkı söylemeyi seviyor, Kuzey Avrupalı aksanıyla ve sesini klavyesi üzerinden manipüle ederek istediği duyguyu dinleyiciye kolayca geçiriyor. Demian ise bundan oldukça sıkılıyormuş gibi davulun başına geçiyor bazen elindeki plastik oyuncaktan çıkan seslerle bazen de trampetinin üstüne koyduğu ağır ve demir bir yayla bu sakinliği ustaca bozuyor. Şarkılar Demian’ın istediği gibi oldukça groovy ve yüksek tuşede kalp atışlarınızı hızlandırırken Inéz synth baslarla gerekli atmosferi yaratıyor ve şarkısını söylemeye Demian’la yarışırcasına devam ediyor. Caz müziğinin kökünde olan farklı karakter özelliklerinin farklı enstrümanlar vasıtasıyla yarattığı uyumu keyifle dinliyoruz. Sözlerle birlikte bu uyum kolay bir şekilde ilkel bir haz duygusu yaratıyor.

 

Xjazz İstanbul Festivali takip edilmesi gereken festivaller listemize daha önceki yıllarda girmişti ve üçüncü yılında da müzisyen seçkisiyle müzik severleri memnun ederek yoluna devam ediyor. Inéz’in de konser sırasında belirttiği gibi bir alkış da festivali sorunsuz devam ettirmeyi başaran sorumlulara gitmeli.

Xjazz İstanbul Festivali takip edilmesi gereken festivaller listemize daha önceki yıllarda girmişti ve üçüncü yılında da müzisyen seçkisiyle müzik severleri memnun ederek yoluna devam ediyor. Inéz’in de konser sırasında belirttiği gibi bir alkış da festivali sorunsuz devam ettirmeyi başaran sorumlulara gitmeli.

 

Daha fazla yazı yok
2024-04-18 08:42:42