A password will be e-mailed to you.

Vehbi Koç Vakfı tarafından, insanların yaşam kalitesinin artırılmasına katkıda bulunan kişi ve kurumları teşvik etmek amacıyla her yıl kültür, eğitim ve sağlık alanlarından birine verilen Vehbi Koç Ödülü, bu yıl kültürel ve tarihi miras alanında ekol oluşturan katkıları ile Prof. Dr. Zeynep Ahunbay’a verildi. Ahunbay, 16. Vehbi Koç Ödülü’nü Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer M. Koç’un elinden aldı.

Vehbi Koç Ödülü’nün sahibini bulduğu törende konuşan Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer M. Koç, “Ne mutlu ki Vakfımız ve Ailemiz gibi başka kişi ve kurumlar da kültürel mirası koruma ve gelecek nesillere aktarma yolunda önemli faaliyetler gerçekleştiriyor. Yüzlerce akademisyen geçmişin izini büyük bir titizlikle sürüyor ve aynı titizlikle belgeliyor. Buna rağmen saygısızca yapılmış restorasyonlar, kültürel ve tarihi mirasın derinliğine ve bütünlüğüne karşı yıkıcı müdahaleler gibi can sıkıcı haberler de duymuyor değiliz. Kendi adına konuşma imkânı olmayan bir abideyi, bir tarihi eseri, çok önemli bir koleksiyonu, bazen bir akademisyen, bazen bir bürokrat, bazen bir vatandaş cansiparane korumaya çalışıyor. Ne yazık ki bu isimsiz kahramanlar her zaman muvaffak olamıyorlar. Bugün Vehbi Koç Ödülü’nü alacak kişi bu isimsiz kahramanlardan birisi. Kendisine haksızlık yaptığımı düşünmeyin. Alanında tüm dünyada tanınan hocamızın adını pek çoğumuz daha önce duymamış olabiliriz” dedi.

Prof. Dr. Zeynep Ahunbay, bu çok yönlü birikimi ve deneyimi ile Türkiye sınırlarının dışındaki Osmanlı yapılarından, mimari koruma biliminin kuramsal tartışmalarına kadar çeşitli konularda Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) ve Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi (ICOMOS) gibi uluslararası kurumların görüşüne başvurduğu, dünyanın önde gelen koruma uzmanları arasında gösteriliyor.

 

Ahunbay: “Kültür mirası insanlığın mirasıdır.”

16. Vehbi Koç Ödülü’nü alan Prof. Dr. Zeynep Ahunbay hakkında törende kısa bir film de yayınlandı. Prof. Dr. Ahunbay filmde yer alan röportajında, “Vehbi Koç gibi tüm dünyanın tanıdığı çok çalışkan, verimli bir insanın adına düzenlenmiş bir ödülün bana lâyık görülmesinden onur duydum” derken şöyle devam etti: “Kültür mirası dendiğinde insanlığın mirasından söz ediyoruz. Bu insanlık mirası; Hindistan’da, Peru’da veya Kuzey Kutbu’nda olabilir. Hepsi insanlıktan bir izdir. Kültür mirası için bir çalışma yapmak bir onur. Mesleğimi severek yaptım. Gerçi çok zorluklar da yaşandı. Kayıplar olması da çok üzücü. Birçok anıt savaşta yıkılıyor. Onları ayağa kaldırdığınız zaman da aynı olmuyor. Çatışmalar şu anda da tüm dünyada devam ediyor. Halep Kalesi’nin kapısının yıkıldığını görmek beni çok sarsmıştı. Onun gibi birçok başka önemli anıt birdenbire bir terör örgütü tarafından parçalanabiliyor. Hiçbir insani duygu yok. Kültür mirasını hem insanlara hem de doğaya karşı korumak zorundayız.”

Daha fazla yazı yok
2024-04-27 05:06:01