A password will be e-mailed to you.

 

Sabancı Müzesi’nde bugün bir ilk gerçekleşiyor. Joan Miro, yüzde yüz hakiki resimleri, kuşları, kadınları, heykelleri, seramik ve şiir kitaplarıyla, Miro Vakfı ve Miro Müzesi işbirliğiyle İstanbul’da.  

Miro İstanbul’da Sahte Miro vakasıyla ilgili yazımda şöyle yazmıştım: Bu borç nasıl ödenir? Sabancı müzesi, tam da bunu yapıyor. Türkiyeli izleyicinin karşısına gerçek Miro’ları çıkararak akademinin büyük ayıbını örtmeye girişiyor.

Bugün açılacak Joan Miro, Kadınlar, Kuşlar, Yıldızlar sergisinde 125 Miro işi göreceğiz. Ve hepsi Miro resimleri değil. Nazan Ölçer’in ısrarları sonucunda seramik işleri, şiir kitapları, halıları, dokumaları ve heykelleri de sergide. Aslında böylesine geniş bir yelpazeyle Batı dışına yolculuğa çıkan ilk Miro sergisi bu.

Miro Vakfı, müzesi yetkilileri ve torun Joan Miro’nun hep bir ağızdan tekrarladıkları gibi “Çünkü Nazan Hanım’a hayır demek zor.”

Barcelona Miro müzesi direktör küratörü Rosa Maria Malet İstanbul sergisini 4 bölümde görmek gerektiğini ifade ediyor.

1938 ile 1956 yılları arasındaki üretimine tanıklık edebileceğimiz işleri kapsıyor ilk bölüm. Burada Miro’nun Breton’un yazısını yazdığı kitap için yaptığı constellations/takımyıldızlar, 1959 tarihli işleriyle ünlü seramikçi Josep Llorens Artigas’la seramik çalıştığı dönemden iki toprak levha yer alıyor.

Bu takımyıldızları serisini ilk olarak Nazi’ler Fransa’ya doğru işgal için yürüdükleri sırada yapmaya başlayan sanatçı, Breton’la arkadaş olduktan sonra sürrealizmi keşfedecek ve şöyle diyecek: “Her fikir bilinçaltında gelişmek zorundadır ve bazen bu yıllar alır… Başlangıç noktası kesinlikle irrasyonel, ani ve bilinçdışıdır: Körlemesine yola çıkarım…”

Serginin ikinci bölümü serginin kalbini de oluşturuyor. Burada malzemeyle çeşitlilikler arayan daha deneysel bir Miro portresi karşımıza çıkıyor. Farklı malzeme arayışının izleri, tuvalle olan savaşı, el printleri gibi bildik resim yapma biçimlerini manipüle etme çabalarına tanık oluyoruz. Bunların arasında en önemlisi torunun Mallorca’daki evinden gelen ahşap üzerine yağlıboya iş. 1973 tarihli işi. Eski bir ahşap üzerine Miro’nun müdahale etmesinden oluşuyor. Torun için serginin en nadide işlerinden biri çünkü Miro’nun tuvalle olan mücadelesini, radikal, anti sanat tarafını aktarıyor.

Serginin üçüncü bölümünde litografiler ve baskılar yer alıyor. Dörtteyse bazı hazır nesnelerle ilişkisi onlardan aldığı ilham konu ediliyor. Örneğin halılar…. Adeta Miro’nun “Benim için bir obje her zaman canlıdır. Bir sigara, bir kibrit kutusu bazı insanlardan çok daha keskin bir şekilde gizli bir yaşam içerir… Bir ağacı görüyorum ve nefes alan bir şeymiş gibi şoke oluyorum…”sözlerini aktarıyor.

Ünlü Kadın ve Kuş heykelinin de sergide yer alacağını belirtelim. Bronz 1970 Kişi isimli heykeliyle birlikte. Joan Miro, Kadınlar, Kuşlar, Yıldızlar sergisini, 20. Yüzyıl başından ortasına, ortasından biraz sonuna tanıklık etmiş bir Modern’in zamanına nasıl hem direndiği hem de ona boyun eğdiği anları ifşa etmesi bakımından anlamlı.

Taşra merkez, Mallorca Paris ekseninde, tuval anti tuval geriliminde, nesne hazır nesne karşıtlığında hep kendince kendine göre 70 yıl boyunca pozisyon almaya çalışan Modern bir ruhun sancı demeyeceğim ama medcezirlerini izlemek üstelik Boğaz’a karşı fena olmayacak galiba…

Sergi kapsamında konuşmalar

23 Ekim 2014 Salı, saat 1100 1200

Torun Joan Punyet Miro gözünden sanatçı Joan Miro.

27 Ekim 2014 Pazartesi, 1330 – 1700

Dr.Ashok Roy, Londra National Gallery Koleksiyonlar Müdürü Sahteler, Hatalı adlandırmalar ve Bilmeceler: Raphael, Da Vinci, Van Gogh gibi ressamların tablolarının bilimsel yöntemlerle incelenmesi

Dr. Tom Learner, Getty Konservasyon Enstitüsü Bilim Bölümü Direktörü Modern ve çağdaş sanatın korunması: Meseleler, zorluklar ve güncel çözümler.

Daha fazla yazı yok
2024-04-28 01:14:03