A password will be e-mailed to you.

Burak Kaplan ve Arda Karaböcek, sıradan Sevgililer Günü filmlerinden sıkılanlar için kendi listelerini hazırladılar.

 

Arda Karaböcek

Scream (1996)

Romantik filmler, Sevgililer Günü’nde izlenilmemesi gereken filmlerdir ve asla boy ölçüşülemeyecek beklentilerin temelini oluştururlar. Onların yerine, sevgilinizin gözünde sizi daha iyi gösterecek filmler seçmeniz gerekir. Scream buna güzel bir örnek. Spoiler: Sevgilisi katil çıkan Neve Campell, kız arkadaşınıza “Güzel bir hediye alamadı; ama en azından seri katil değil” dedirtebilir.


Moonrise Kingdom
(2012)

Moonrise Kingdom, Sevgililer Günü’nün en ideal seçimlerinden. Wes Anderson’ın yarattığı romantik hava, sizin de içinizde bulunduğunuz ortamı yumuşatacaktır. Ayrıca, iki çocuk arasında geçen aşk hikâyesi de ilişkiniz için bir tehdit oluşturmayacaktır.


28 Days Later…
(2002)

Danny Boyle’ın filmi, ilk bakışta bir aşk filmi gibi durmayabilir; fakat verdiği mesaj tam bir Sevgililer Günü mesajı. “Her günümüz son günümüz olabilir ve uyandığımızda dünya yok olmakla karşı karşıya kalabilir” mesajı, sizin tam da sevgilinize vermek istediğiniz romantik mesaj olan “Ânı yaşayalım’ anlamını taşıyabilir.


Zombieland
(2009)

Zombieland, hem komedi, hem aksiyon, hem de romantizmi birleştiren bir film. Bu filmi seçerseniz, üzerinizdeki espri yükü hafifleyecek, keyifli zaman geçiren partneriniz geceyi güzel hatırlayacaktır.


Sen to Chihiro no kamikakushi
(2001)

Bir Hayao Miyazaki filmi olan Sen to Chihiro no kamikakushi, benim kitabımda, tartışmasız seçilebilecek en iyi Sevgililer Günü filmi olarak geçer. Filmin yarattığı naif ve fantastik dünya, partnerinize ve size gerçek dünyayı unutturarak, stres, sinir ve kendinizi koruma içgüdüsünü azaltacaktır. Bunun sonucunda, daha derin bir muhabbet ortamı oluşacak ve karşınızdaki kişiyi daha yakından tanıma fırsatınız olacaktır.

 

Burak Kaplan

Hard Candy (2005)

Âşık olduğu adam, pedofil bir katil çıkan bir genç kızın hikâyesini izlemek özellikle 14 Şubat gecesini yalnız geçirecekseniz, size “en doğrusunu ben yapıyorum” dedirtebilir.


Let the Right One In
(2008)

Sevgililer Günü’nde bir “ilk aşk” filmi izlemek niyetindeyseniz Let The Right One In bulabileceğiniz en tuhaf “ilk aşk” filmi olabilir. Klasik bir komşu kızı hikâyesini,  bir vampir öyküsüyle birleştiren ve içine bir de etkili bir aşk öyküsü yerleştirebilen bir filmle her zaman karşılaşmak pek de mümkün değil ne de olsa!


The Fountain
(2006)

Üç farklı zaman diliminde geçen, Aronofsky’nin bu epik aşk öyküsü, ilk izleyişte anlaşılması oldukça güç bir film. Fakat bir şekilde filmi anladıysanız, bu filmi ilk kez izleyen sevgilinize de filmde neler olup bittiğini anlatabilir ve ona ne kadar “zeki” olduğunuzu kanıtlayabilirsiniz.


Fish Tank
(2009)

“Michael Fassbender, annenizin erkek arkadaşıysa ve evin içinde sürekli olarak yarı çıplak gezinip duruyorsa hayatınızda neler olur?” sorusunun yanıtını öğrenmek için bile bu film izlenebilir. Genç yetenek Katie Jarvis’i keşfetmek de bonusu olsun.


Last Resort
(2000)

Sevgilisi, onu karşılamaya havaalanına gelmediği için İngiltere’de sıkışıp kalmış göçmen bir Rus kadının öyküsü, eğer yalnızsanız Sevgililer Günü’nde kendinizi kesinlikle daha iyi hissetmenizi sağlayabilir. Sonuçta, “Sevgilin mi var derdin var”, her zaman geçerli bir teselli değil mi zaten!

 

Derya Ertaş

Sevgilinizle romantik bir yemeğin ardından baş başa bir film izlemeyi planlıyorsanız, tüm geceyi mahvetmemek adına uzak durmanız gereken belli başlı filmler de var. Siz siz olun Sevgililer Günü’nde “masum bir aşk” hikâyesi olarak başlayan; ancak içinden psikopat sevgililer, aldatan eşler, parçalanan aileler ve saplantılı sevgililerle dolu bu filmlerden kaçının:

Blue Valentine (2010)

Match Point (2005)

Closer (2004)

(500) Days of Summer (2009)

Cruel Intentions (1999)

Daha fazla yazı yok
2024-04-29 06:24:00