A password will be e-mailed to you.

Yangından kurtulmuş bir film makarası boşalıyor Alys’in videosunda. Film çocuğun, çocuk filmin peşinde giderken izlediğimiz gerçeklikten, Kabil’in yoksulluğundan, sanki bir hayale, tatlı bir hayale varacağız.

Özgürlük? Barış? Yeniden sinema?

Francis Alys’in videosunda sadece bir makara film değil, tarihselden düşsele göstergeler ve imgeler de boşalıyor. "Reel – Unreel" ikilemi daha başında izleyiciyi bu duruma hazırlasa da, sonunda bu kadarını da beklememiş oluyoruz. En fazla herkes kendince bir liste, bir imgeler şeması belki, bir yorumlar silsilesi çıkarabilir. Ama şematize etmek zor. Ne de olsa bir oyun. Bir çocuk oyunu. Çocuk kadar dağınık ama çocukluk kadar geniş. Deneyelim.

Çocuk, Kabil’in tepelerinde oturduğuna göre, film makarasını da orada bulmuş olsun. Yangından kurtulduğu için bir o kadar kıymetli. Hikayesi var. Film karelerinin dışında gelişen: Taliban, 2001 yılında Afgan Film Arşivi’ndeki binlerce makara filmi alıyor ve Kabil tepelerinde yakıyor. Yangının 15 gün sürdüğü anlatılıyor hala.

Çocuk yangından kurtarılmış makarayı boşaltarak tepelerden kente inerken, filmi tekrar gösterime sokuyor gibi. Ama biz filmi takip ederken videoyu da takip ediyor ve videoda Kabil’in mahallerinin gündelik gerçekliği ile karşılaşıyoruz. Film bize gerçekliği işaret ediyor. Hikayesi ve hareketi ile.

Ama bu bir çocuk. Acımasız bir hayatın ortasında yine de çocuk. Onun hayalleri olduğunu ummak isteriz. Hayalleri kaldığını. Hayal perdesine düşecek görüntüler ve çocuk ne kadar yakışmış birbirine. Film çocuğun, çocuk filmin peşinde giderken izlediğimiz gerçeklikten, Kabil’in yoksulluğundan, sanki bir hayale, tatlı bir hayale varacağız. Özgürlük? Barış? Yeniden sinema?

Çocuk bir masal kahramanı biraz da. Her çocuk gibi. Her çocuğun kendisini bir masala yerleştirmesi gibi, yerleştirdiği gibi. Belki de bu filme böylesi bağlanmış olması bundan. Karelerde bir masalın imgelerini mi keşfetti ki? Hänsel und Gretel. Yürüdüğü yollara işaret bırakır gibi. Filmin tozlu yollarda bıraktığı izle dönüş yolunu bulacak. Filmde belki de ana babasından dinlediği eski ve artık masalsı Kabil’i bulacak. Bu kurtarılmış filmdeki hikaye barışın Afganistan’ı olabilir mi? Film o kadar mı eski yani?

Çocuk sinemayı, arşivi yeniden açarken, her sanatçının, her yazarın umuduna da işaret ediyor. Gelecek kuşakların ilgisine mazhar olmak. Beklenmedik bir anda filmi kente sunuyor. Muzip bir avarelikle. Oysa film de muzip bir durumu temsil ediyor. Taliban’ın yaktığı filmler kopyeydi çünkü. Orijinal negatifler kurtuldu yani. Kurtulmuş. Sanat kalıcılığının güvencesiyle tarihsel olana, geçici olana muziplik ederken, bir kez daha bizi umuda gönderiyor. Umuda götürüyor.

"Reel – Unreel"den yola çıkıp "Real – Unreal" ikilemine yürüyoruz ve soruyoruz: Hangisi gerçek? Çocuk ve sinema mı, Taliban ve siyasi bağnazlık mı?

Daha fazla yazı yok
2024-05-18 20:52:55