A password will be e-mailed to you.

Yönetmen kimliğiyle tanıdığımız Ferzan Özpetek, İstanbul Kırmızısı ve Sen Benim Hayatımsın kitaplarının ardından üçüncü romanı Bir Nefes Gibi ile karşımızda…

İtalyancası “Come un respiro” adını taşıyan ve Neval Barlas tarafından Türkçeye çevrilen Bir Nefes Gibi ile Ferzan Özpetek, okurlarını Roma ile İstanbul, şimdi ile geçmiş arasında, iç içe geçen yaşamların ve yazgıların hükmettiği gizemli bir yolculuğa çıkarıyor. Et ve tırnak gibiyken yıllar önce meydana gelen bir olayla yollarını ayıran iki kız kardeşin karanlık sırları etrafında örülen kitap, tutkularına esir düşenleri, kadere meydan okuyanları, sevgiyi, ihaneti ve her şeye rağmen yılların tüketemediği umudu anlatıyor.

Sergio ile Giovanna, güneşli bir pazar günü evlerinde bir dostlar sofrası kurma hazırlığındayken ansızın karşılarında davetsiz bir misafir bulurlar: Kapılarını çalan yorgun görünümlü yaşlı kadın Elsa Corti’dir ve uzaklardan, İstanbul’dan gelmiştir. Yaklaşık yarım asrı bulan sürgün yıllarının ardından ülkesine dönen Elsa Corti’nin evinin yeni sahiplerine anlatacakları, ama daha önemlisi, yıllardır görmediği ablasına, hayatının aşkıyla ilgili söyleyecekleri vardır…

“… hayat bir nefes gibi akıp gidiyor. Ve geride yalnızca, isteyip de yapamadıklarımızın özlemiyle, bizi biz yapan tüm yaşanmışlıkların farkındalığı kalıyor.”

 

İLGİLİ HABERLER

İstanbul Kırmızısı değil İstanbul Gürültüsü

İstanbul Kırmızısı’nda “Gezi” neden yok?

Daha fazla yazı yok
2024-05-03 04:48:18