A password will be e-mailed to you.

İstanbul Kültür Sanat Vakfı – İKSV tarafından 2002 yılında mütevazı bir “sonbahar film haftası” olarak başlatılan Filmekimi 21. yaşını İstanbul Film Festivali ile rekabet eden bir programla kutluyor. Filmekimi, Beyoğlu Kültür Yolu kapsamında ve T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı desteğiyle, Paribu sponsorluğunda düzenleniyor. Filmler Beyoğlu’nda Atlas 1948 Sineması, Şişli’de City’s Nişantaşı – CINEWAM Premium ve Kadıköy’de Kadıköy Sineması ve Sinematek/Sinemaevi’nde gösteriliyor. Alin Taşçıyan, 7 Ekim’de başlayan Filmekimi programından izlemiş olduğu filmleri anlattı:

Kutsal Örümcek / Holy Spider / Ali Abbasi

İran’da kadınlar başta olmak üzere halk isyandayken onları katleden ve katledilmelerine göz yuman bir sistemin ürünü olarak seri katil tipini konu alan Kutsal Örümcek, kuşkusuz herkesin ilgisini çekecektir. Ancak, hem sinemacı hem insan hakları aktivisti olarak çalışan meslektaşlarının aksine Tahran’da doğan, İsveç’te yaşayan Ali Abbasi’nin İran’da büyük bir sorun olan idam cezasına yaklaşımı tartışmalı. Tahran’da seks işçilerini öldüren bir katili yakalamakta kararlılık göstermeyen polisi teşvik eden bir kadın gazetecinin çabasını anlatan film hem biçim hem içerik yönünden Batılı ve sansasyonel tarzıyla İran sineması olmadığını hemen belli ediyor. Bu filmdeki rolüyle Cannes’da En İyi Kadın Oyuncu seçilen Zahra Amir Ebrahimi 2006 yılında medyaya sızdırılan, yetişkin içerikli bir video yüzünden hapis ve 99 kırbaç cezasına çarptırıldığı için İran’dan kaçmak zorunda kalmıştır.

 

İşe Yaramazlar / Les Pires / Lisa Akoka, Romane Gueret

Cannes Film Festivali Belirli Bir Bakış Ödülü’nü kazanan ve Fransa’nın Oscar aday adayı olarak belirlenen İşe Yaramazlar her yönüyle izleyiciyi derinden etkileyen bir film. Fransa’nın kuzeyinde, Picasso adlı bir toplu konutta film çekmeye gelen yönetmenin oyuncu olarak “en kötüler” olarak mimlenmiş üç çocuğu seçmesine mahalle sakinleri tepki gösterir. Bu çocukların iç dünyaları, birbirleriyle, çevreleriyle ve yönetmenle ilişkileri, yönetmenin bu filmi yaparken işlediği hatalar, bunlara rağmen gerçekleştirdiği dönüşüm ve onun kişisel nedenleri sıkı sarılmış bir duygusal yumak halinde sunuluyor. Bu şekilde film çekmeye eleştirel yaklaşımı da esirgemiyor yönetmenler, ama sonuçta izleyicilerin büyük bir kısmının sinemadan nemli gözlerle çıkmasını sağlıyorlar.

 

Öğle Güneşinde Yıldızlar / Stars At Noon / Claire Denis

Nikaragua’da sıkışıp kalan bir Amerikalı gazeteci ile Kosta Rika’ya kaçmak zorunda kalan, yaptığı iş şaibeli bir işadamının aşk öyküsünü ancak Claire Denis bu zerafetle anlatabilirdir. Cannes Film Festivali’nde Jüri Büyük Ödülü kazanan film gizli servislerin cirit attığı, politik gerilimin ve şiddetin tırmandığı, ambargo nedeniyle birçok ihtiyaç maddesinin bulunamadığı, böylece yozlaşmanın arttığı, tropik nem ve sıcak da eklenince cehenneme dönen bir atmosfer yaratıyor. Denis Johnson’ın Sandinista Devriminin ardından, 80’ler Nikaraguasında geçen romanını bugüne taşıyan Claire Denis, insan bedenini, tutku ve hazzı betimlemedeki becerisini de tekrarlıyor.

Bebek Servisi / Hirokazu Koreeda

Arakçılar ile Altın Palmiye kazanan Japon yönetmen Hirokazu Koreeda, Güney Kore’de çektiği Bebek Servisi ile bir kez daha toplumsal konvansiyonların ve burjuva ahlakının dışına çıkarak aile kavramını ve onu ‘yöneten’ kurumları sorguluyor. Mizahı elden bırakmadan ve sinemasının o eşsiz zerafetine bir kez daha hayran bırakarak… Cannes Film Festivali’nde Ekümenik Jüri Ödülü’ne değer görülen Bebek Servisi, başrol oyuncularından Song Kang-ho’ya da En İyi Erkek Oyuncu Ödülü kazandırdı.

 

Cennetten Gelen Çocuk / Tarek Salih

Kahire’deki El Ezher Üniversitesi’nde geçen bir siyasi gerilim filmi olan ve Cannes Film Festivali’nde En İyi Senaryo Ödülü’nü kazanan Cennetten Gelen Çocuk’un çekimleri geçen yıl İstanbul’da yapıldı. Babası Mısırlı olan İsveçli yönetmen Tarek Saleh, gazetecilikten sinemaya geçtikten sonra senaryolarını siyasi meseleleri ve cinayet ekseninde yazmayı tercih etti. İlk uzun metrajlı filmi Esrarengiz Cinayet / The Nile Hilton Incident ile 2017 Sundance Film Festivali’nde Jüri Büyük Ödülü kazanan Saleh, bu kez Mısır istihbaratının ülkenin en etkili dini örgütünü kontrol etmek için yaptıklarını anlatıyor.

 

Akdeniz Ateşi / Mediterranean Fever / Maha Haj

İnsanın kendi vatanında yabancı gibi, azınlık gibi, hatta bir tehdit ve düşman gibi yaşamak zorunda kalması, tarihini ve kültürünü egemen iktidarın dikte ettiği gibi öğrenmek / kabullenmek zorunda kalması ve yoldan çıkması nasıl bir şeydir? Filistinli Maha Haj’a Cannes Belirli Bir Bakış bölümünün En İyi Senaryo Ödülü’nü kazandıran Akdeniz Ateşi, Hayfa’da yaşayan depresif Waleed ile şaibeli işlerle meşgul yeni komşusunun ilişkisi üzerinden Filistinlilerin ruh hallerini kara mizahla aktaran filmde şiir ve müzik de önemli bir yer tutuyor.

Korsaj / Marie Kreutzer

2011 yılında Berlin Film Festivali’nde En İyi İlk Film yarışmasında mansiyon kazandığı Die Vaterlösen / Babasız’dan bu yana sinemadaki yükselişini emin adımlarla sürdüren Avusturyalı Marie Kreutzer çağdaş feminist yaklaşımı, şiirselliği ve ritmiyle izleyiciyi hipnotize eden Korsaj ile Cannes’ı da fethetti. Sıradışı İmparatoriçe Elisabeth – Sissy portresiyle başrol oyuncusu Vicky Krieps’e hem Belirli Bir Bakış bölümünün En İyi Oyuncu Performansı hem Saraybosna Film Festivali’nin En İyi Kadın Oyuncu ödüllerini kazandırdı.

Kelebek Görüşü / Butterfly Vision / Maksym Nakonechnyi

Bu yıl Cannes’da en iyi ilk filme verilen Altın Kamera ödülünü kazandığından beri dünya festivallerinin gözdesi olan Kelebek Görüşü, Rusya Federasyonu ile Ukrayna arasındaki savaşın şiddetini yansıtan ve insan psikolojisi üzerindeki yıkıcı etkisini saklamayan bir yapım. Ukraynalı yönetmen Maksym Nakonechnyi ve Iryna Tsilyk’in yazdığı senaryo, Donbas’ta esir kalan hava keşif uzmanı Lilya’nın görevi gereği kullandığı teknolojiyi motif haline getirerek filmi içeriği kadar görselliği üzerinden de ilginç kılıyor.

 

MR / RMN / Cristian Mungiu

Romanya sinemasının en başarılı temsilcilerinden Cristian Mungiu’nun bu yıl Cannes’da yarışan ve ilk defa bir ödül kazanamasa da yönetmenin sinemasının sağlam bir örneği olarak takdir gören filmi MR, güçlü bir toplumsal eleştiri. Avrupa Birliği’ne uyum sağlamaya çalışırken ekonomik krizden kurtulamayan Romanya’da yükselen yabancı düşmanlığı ve hortlayan ırkçılık, bireylerin kendilerini kurtarmaya çalışırken içine düştükleri benmerkezcilik ve toplumdaki genel şiddet eğilimi başka ülkelere de ayna tutacak bir evrensellikle ele alınıyor.

 

İncir Ağaçlarının Altında / Erige Sehiri

Sinemada yeni bir biçem, yeni bir isim, yeni bir duyarlılık, yeni bir zerafet arayanlara hitap edecek bir film İncir Ağaçlarının Altında. Tunuslu – Fransız Erige Sehiri’nin Cannes Film Festivali Yönetmenlerin On Beş Günü’nde gösterilen ilk uzun metrajlı filmi her biri farklı yaş gruplarından incir toplayan işçilerin, özellikle de kadınların hayatlarını, hayallerini, özlemlerini ve duygularını incir lezzettinde yansıtan bir film.

 

İlgi Manyağı / Kristoffer Borgli

Norveçli yönetmen Kristoffer Borgli’nin İlgi Manyağı sanat dünyasına ve ayrıcalıklı sınıflara yaklaşımıyla Ruben Östlund filmleriyle Dünyanın En Kötü İnsanı arasında konumladırılabilecek bir film. Cannes Belirli Bir Bakış bölümündeki filmler arasından kara mizahıyla sıyrıldı. Norveçli yönetmenlerin erkek gözüyle kadın karakter anlatmadaki bu ısrarını gereksiz bulsak da hoşgörüyle yaklaşıyoruz sinemaya…

 

Güneş Sonrası / Aftersun / Charlotte Wells

MUBİ’nin Adana ve Antalya’dan sonra Filmekimi’nden gösterilen filmi Aftersun, bir Türkiye tatilinin anılarıyla harmanlanmış bir baba – kız ilişkisine odaklı, mizah ve duygu dolu bir Britanya aile filmi. İskoçyalı Charlotte Wells’in ilk uzun metrajlı filmi olan Aftersun, Cannes Eleştirmenler Haftası’nda jüriden Fransız Dokunuşu ödülü aldı. Deauville, Münih ve Saraybosna’dan çeşitli ödüllerle yoluna devam ediyor.

Pacifiction / Tourment sur les îles / Albert Serra

Bir Albert Serra filmi her daim demir leblebidir. Pacifiction da tipik bir Serra filmi ağır ama sürükleyici ritmiyle. Öte yandan yönetmenin içeriği ondan beklenmeyecek doğrudanlıkta ve yoğunlukta bir işi. Yeni formlara bürünen kolonyalizmi eleştirirken iştahları bitmek bilmeyen Avrupalı kolonyalistlerin bakış açısını ister istemez yansıtan bir film olmuş.

 

Mavi Kaftan / Le Bleu du Caftan / The Blue Caftan / Maryam Touzani

Kolay tahmin edilebilir finaliyle, eski usul mendil ıslatan bir melodram Mavi Kaftan. Maryam Touzani filmde sabırla ve yavaş yavaş işlenen bir kaftanın üzerindeki nakışlar gibi filmini ayrıntılarla bezemiş. Aşkın farklı biçimlerini aktarırken Loubna Azabal ve Saleh Bakri’nin ustalıklı performanslarına odaklanarak filmine incelik katmış. Bir de karakterlerin mahrem meseleleri ya anlaşılmazsa kaygısıyla koyduğu sahneler olmasaydı…

Aİ / EO / Jerzy Skolimowski

Polonyalı usta Jerzy Skolimowski, Bresson başyapıtı Rastgele Balthazar’ı günümüze taşıdı ve Cannes Film Festivali Jüri Ödülü’nü kazandı. Aİ bir yeniden yapım değil, Bresson’un fikrinden günümüze bir uyarlama. Avrupa’yı ve insanların doğayı tahrip eden hırslarını ve şiddet eğilimlerini bir sirk eşeğinin gözünden aktarıyor 84 yaşındaki Skolimowski. Bakışından yaşadığı yüzyılda tanık oldukları da yansıyor, kuşkusuz.

 

Call Jane / Phyllis Nagy

Elizabeth Banks, Sigourney Weaver, Chris Messina, Kate Mara ve Aida Turturro dahil birçok ünlü oyuncudan oluşan kadrosuyla dikkat çeken Call Jane, Sundance ve Berlin film festivallerinde yarıştı. ABD’de kürtajın yasak olduğu dönemde kadınların özgürlükleri için verdiği mücadeleye odaklı Call Jane, kendi halinde bir evkadının kürtaj yapan bir aktiviste dönüşmesini konu alıyor. Feminist sinemanın estetik bir örneği değilse de mizah anlayışına ve direnişçi ruha sahip.

 

Call Jane / Phyllis Nagy
Kelebek Görüşü / Bachennya Metelyka / Butterfly Vision / Maksim Nakonechnyi
Emily / Frances O’Connor
Tanrının Unuttuğu Yer / Vanskabte Land / Godland / Hlynur Pálmason
Kadın Kral / The Woman King / Gina Prince-Bythewood
Leyla’nın Kardeşleri / Leila’s Brothers / Saeed Roustaee
Cennetten Gelen Çocuk / Walad min al Janna / Boy From Heaven / Tarik Saleh
İncir Ağaçlarının Altında / Under the Fig Trees / Erige Sehiri
Çaykovski’nin Karısı / Zhena Chaikovskogo / Tchaikovski’s Wife / Kirill Serebrennikov
Pacifiction / Tourment sur les îles / Albert Serra
Usta Bahçıvan / Master Gardener / Paul Schrader
/ EO / Jerzy Skolimowski
Hayvanlar / As Bestas / The Beasts / Rodrigo Sorogoyen
Mavi Kaftan / Le Bleu du Caftan / The Blue Caftan / Maryam Touzani
Sekiz Dağ / Le Otto Montagne / The Eight Mountains / Charlotte Vandermeersch, Felix van Groeningen
Güneş Sonrası / Aftersun / Charlotte Wells
Paris Hatıraları  / Revoir Paris / Paris Memories / Alice Winocour

Daha fazla yazı yok
2024-05-02 22:08:26