A password will be e-mailed to you.

 

Atak Üçyıldız, Oskar gecesinin mönüsünü yazdı. İşte bu gecenin nadide yemekleri…

Oskar ödülleri sadece film endüstrisinin gecesi değil, moda dünyasının, yemek ve mutfak sektörünün de trendlerinin sergilendiği bir organizasyon. Bu yılda, son yirmi yıldır gecenin sonunda yapılacak balonun ve tören sırasında misafirler için hazırlanan banketin sorumluluğu şef Wolfang Puck ve ekibinde. Puck aslen Avusturyalı, mesleğe Fransa’da başlamış, sonrasında meslek yaşamını  Amerika’da sürdürmüş bir isim.

Spago isimli lokantasını 1982 yılında kuran Puck, Kaliforniya mutfağının öncülerinden. Fransız mutfağını Amerikalılara göre uyarladığı kitabı ile birlikte 6 kitabı var. Makaron ve somon fümeli pizza artık onun imzası gibi ve mönülerinin en baş vazgeçilmezi…

Bu kadar tanıtımdan sonra gelelim bu sene Oskar gecesinin öne çıkan yemeklerine.

Şef Aralık ayından bu yana mönünün hazırlıklarını sürdürüyor ve geçtiğimiz günlerde basın için bir ön izleme tanıtımı yaptı. Hazırlanan mönüden benim çıkardığım sonuç, bu yılın iki süper starının olduğu: Deniz ürünleri ve çikolata.

Nitekim basın bülteninde 1500 konuk için 1300 istiridye, 600 ıstakoz, 5 kilo havyar kullanılacağı üstüne basılarak yazılmış. Puck yaptığı tüm açıklamalarda üstüne basa basa yerel ürünleri tercih ettiklerini söylüyor.

Bu da bizim şeflerin kulağına küpe olsun bence…

Gece için 50 tarif hazırlanırken tazelik ve doğaya dönüş temasından yola çıkılmış.

Çok şanlısınız! Şat bardaklarında hazırlanan gazpacholardan birinin tarifini sizin için araştırıp buldum.

İki ölçü havuç suyuna yarımşar ölçü elma ve portakal suyu koyuyorsunuz ve buzlukta birkaç saat bekletiyorsunuz, şat bardaklarını da bu aşamada buzluğa koyun, servis yapmanıza yakın bardaklara karışımı doldurun, kenarını elma ve havuç şeritleri ile süsleyin.

Füme somon ve havyarla yapılan Oskar heykelciklerini sanırım biraz yaratıcılığımızı kullanarak bizler de yapabiliriz. Çedar peyniri ile fırınlanmış makarna ve burger gibi Amerikan klasikleri de büfedeki yerlerini almışlar. İçki konusunda bu yılın Oskarını klasik martini almış, viskili kokteyller ikinci sırada yer alıyor; limon sulu ve zencefil şuruplu olanı denedim çok güzel oluyor tavsiye ederim.

Çikolatadan 5000 adet Oskar heykelciği hazırlayan Puck sanırım ödül alamayanları böyle teselli etmeyi düşündü.

Amerika demişken bir notum daha var… Şu sıralar New York’ta bir Türk lokantasından çok bahsediliyor. Sahibi Burak Karaçam aslında finansçı ama krizden sonra yemek sektörüne girmeye karar vermiş. Pera adını verdiği lokantasını da 2006 yılında açmış. Manhattan Midtown’da beyaz yakalılarının ve şöhretlerin gözdesi olan Pera lokantasına tüm Amerika’dan online sipariş veriliyormuş. Türk mutfağının tanınması konusunda elçilik yaptığı için Burak Karaçam’ı kutluyorum. Yurt dışında çok fazla olmasa da Türk lokantaları var ama mühim olan müşteri yüzdesinin kaçının Türk, kaçının o ülkenin vatandaşı olduğu. Kalın dana etine alışkın Amerikalılara, kuzu etini yedirmek büyük başarı, usta şef Sezai Çelikbaş ve Burak Karaçam’ın reçetelerin özünü bozmadan ama müşteri ihtiyaç ve zevkleri doğrultusunda yaptıkları çalışmaların başkalarına da örnek olmasını diliyorum.

Bu arada bir not daha. Bu akşam törenindeki pek çok mobilya ve tüm aydınlatmaların tasarımcısı da bir Türkiyeli. 

Genç New York’lu Barlas Baylar.

Onu da tebrik ediyorum bu vesileyle…

Daha fazla yazı yok
2024-05-10 03:50:32